
ANKA-3: Türkiye’nin İlk Havadan Kontrol Edilen Savaş İHA’sı
ANKA-3, TUSAŞ tarafından geliştirilen ve başka bir uçak tarafından kontrol edilen ilk Türk insansız savaş İHA'sı olarak havacılıkta yeni bir dönem başlatıyor.
Türkiye’nin savunma sanayisinde önemli bir dönüm noktası olan ANKA-3 insansız hava aracı (İHA), havacılık teknolojisinde yeni bir çağ başlatıyor. 30 Ekim 2024’te, SİYAH SANCAK’ın resmi Twitter hesabından yapılan açıklamayla, TUSAŞ (Türk Havacılık ve Uzay Sanayi) tarafından geliştirilen ANKA-3’ün, başka bir uçak tarafından kontrol edilen ilk insansız savaş uçağı olduğu duyuruldu. Bu gelişme, askeri havacılıkta uzaktan kontrol yeteneklerinde büyük bir ilerlemeyi temsil ediyor.
ANKA-3, yeni nesil insansız teknolojileri bir araya getiren, gizlilik, otonomi ve ileri savaş yetenekleri sağlayan bir İHA’dır. Aerodinamik yapısı ve radar emici malzemeleri, radar görünürlüğünü en aza indirerek savaş bölgelerinde hayatta kalma şansını artırmaktadır. Bir uçak tarafından kontrol edilebilme yeteneği ise hava kuvvetlerine yeni operasyonel fırsatlar sunarak, riskli bölgelerde karmaşık görevlerin daha güvenli ve etkili bir şekilde yürütülmesine olanak tanımaktadır.
ANKA-3’ün Teknik Özellikleri
Motor: AI-322 tek motor
Maksimum Hız: 450 knot S
ervis Tavanı: 12.000 metre
Maksimum Tavan: 40.000 feet (12.000 metre)
Gelecek Versiyon: Daha ağır yük taşıma kapasitesine sahip, süpersonik hızlar için optimize edilmiş tasarım
ANKA-3 gibi gizli İHA’ların başka bir uçaktan kontrol edilebilmesi, “sadık kanat adamı” misyonlarına kapı aralamaktadır. Bu konseptte, insansız hava araçları, insanlı savaş uçaklarıyla koordineli olarak çalışmakta, pilotların yönlendirmelerine doğrudan tepki verebilmekte ve çeşitli operasyonel görevlerde esneklik sağlamaktadır. Bu teknoloji, özellikle insan riski olmadan derin düşman hattı operasyonlarında son derece değerli hale gelmektedir.

Uluslararası Gelişmeler
Türkiye’nin ANKA-3 programına benzer projeler, ABD ve Çin gibi ülkeler tarafından da geliştirilmekte. ABD’nin Skyborg Programı, Kratos XQ-58A Valkyrie gibi dronların insanlı uçaklarla koordinasyon halinde çalışabilmesi için geliştirilmiştir. Öte yandan Çin, GJ-11 Sharp Sword gibi projeleri ile sürü dron teknolojilerine ağırlık vererek benzer operasyonel hedeflere ulaşmayı amaçlamaktadır.
ANKA-3‘ün Amerikan ve Çinli sistemlerden farkı, tamamen başka bir uçaktan kontrol edilebilmesidir. Bu durum, iletişim güvenliğini artırırken, radar görünmezlik, otonom operasyon ve yüksek riskli bölgelerde görev yapabilme yetenekleriyle Türkiye’yi bu alanda ileriye taşımaktadır. Ayrıca, ANKA-3, dünya genelindeki insansız savaş sistemlerinde artan otonomi ve gizlilik trendine uyum sağlamaktadır.