Leonardo ve BlueHalo, Stryker Anti Drone Sistemini Tanıttı

Leonardo ve BlueHalo, Stryker Aracına Kurulu Karşı Drone Sistemi Tanıttı

Leonardo DRS ve BlueHalo, insansız hava aracı (İHA) tehditlerine karşı geliştirdikleri lazerle donatılmış karşı drone sistemini Ordu’nun Stryker aracına entegre ederek, başarıyla test etti. Bu yenilikçi savunma sistemi, yönlendirilmiş enerji teknolojisi kullanarak drone saldırılarına karşı etkin bir çözüm sunuyor. Geçtiğimiz ay New Mexico’daki White Sands Füze Sahası‘nda yapılan canlı atış testlerinde sistemin üstün performansı gözlemlendi.

Yönlendirilmiş Enerji ve C-UAS DE Stryker Sistemi

Stryker tabanlı yönlendirilmiş enerjili Counter-UAS (C-UAS) prototipi, birden fazla drone tehdidini aynı anda tespit edebilme, izleyebilme ve etkisiz hale getirebilme yeteneği ile dikkat çekiyor. C-UAS DE Stryker olarak adlandırılan bu sistem, hem kinetik hem de kinetik olmayan savunma araçlarını kullanarak hedefleri etkili bir şekilde imha edebiliyor. Gösteri sırasında, sistem birden fazla mürettebatsız hava aracını lazerle yok etti.

Leonardo DRS’nin kara sistemleri iş geliştirme kıdemli direktörü Ed House, “Sistem, küçük İHA’lara karşı 14’te 14 başarılı atış gerçekleştirdi. Bu başarı, modifiye edilmiş bir Stryker aracına entegre edilen 26 kilovatlık Locust lazer silah sistemi tarafından elde edildi.” dedi.

Locust Lazer Silahı ve Sistemin Performansı

Sistemin kalbinde yer alan BlueHalo’nun Locust lazer silahı, lazer gücünü doğrudan Stryker aracından alarak batarya şarjına olan ihtiyacı ortadan kaldırıyor. Bu, lazerin sürekli kullanılabilmesini sağlıyor. House, “Lazerin güç kaynağı, aracın enerji sistemiyle entegre edildiği için batarya değiştirme veya şarj etme zorunluluğu yok,” dedi. Ayrıca, sistemin termal yönetimi sağlandığı sürece uzun süreli kullanım imkânı sunduğunu belirtti.

Sistem Entegrasyonu ve Savunma Ortakları

Leonardo DRS ana entegratör olarak görev yaparken, BlueHalo, lazer silahını sağladı. BAE Systems, EOS Defense, Northrop Grumman gibi diğer savunma şirketleri de alt sistem desteği sağladı. Bu iş birliği, sistemin bir koalisyon tarafından desteklendiğini ve çeşitli entegrasyon süreçlerinin başarıyla tamamlandığını gösteriyor. Ordu, bu projede bir Stryker aracını sağlayarak desteğini sundu.

House, sistemin esnekliğine dikkat çekerek, birden fazla efektör kullanma ve çeşitli yükleri entegre etme yeteneğinin sistemin temel özelliklerinden biri olduğunu vurguladı. Bu esneklik, farklı savunma araçlarıyla işbirliği yapmayı kolaylaştırıyor.

Test Sonuçları ve Gelecekteki Planlar

Yapılan testler, Ordu’nun da ilgisini çekti ve ekibin Aralık ayında White Sands Füze Sahası’nda yapılacak iki haftalık konsept doğrulama çalışmasına katılmasını sağladı. Bu süreç, sistemin daha geniş çapta kullanılmasının önünü açabilir. Leonardo ve BlueHalo, Ordu’nun Hızlı Yetenekler ve Kritik Teknolojiler Ofisi ile ortaklaşa yürüttükleri bu projede önemli adımlar atıyor.

BlueHalo’nun kurumsal yönetici başkan yardımcısı Mary Clum, gösterilerin ardından ekibin odağının üretime ve teknolojiyi ölçeklendirmeye kaydığını belirtti. Şirket, Locust lazer sistemi için üretim kapasitesini artırmaya başladı ve sistemi çeşitli askeri araçlarla entegre edilebilecek hale getirmeye çalışıyor. Clum, “Üretimimizi ölçeklendirdikçe, bu teknolojiyi daha fazla araca entegre edebilme kapasitemiz artıyor,” dedi.

Savunma Sistemlerinin Geleceği

Leonardo ve BlueHalo’nun geliştirdiği C-UAS DE Stryker sistemi, geleceğin savunma teknolojileri arasında yerini alacak gibi görünüyor. Drone tehditlerine karşı yüksek başarı oranı ve lazer teknolojisinin entegre kullanımı, bu sistemi diğer savunma sistemlerinden ayıran başlıca özellikler olarak öne çıkıyor. Özellikle Ordu’nun müşterek operasyonları ve askeri araçlar üzerindeki entegrasyon kabiliyeti sayesinde, bu sistem gelecekte daha geniş çaplı operasyonlarda yer alabilir.