Global

Havacılıkta Şirketler Birleşerek Büyüyor Küresel Güç oluyor

ABD'den Çin'e, Avrupa'dan Brezilya'ya kadar havacılık ve savunma devleri birleşerek büyüyor.

Havacılıkta Devlerin Dansı: Şirket Birleşmeleriyle Büyüyen Küresel Güç

ABD’den Çin’e, Avrupa’dan Brezilya’ya kadar havacılık ve savunma devleri birleşerek büyüyor. Küresel güç dengeleri yeniden şekilleniyor…

Gökyüzünde Güç Birleşmeleri

ABD, Avrupa, Rusya, Çin ve Brezilya gibi havacılıkta önde gelen ülkelerde son yıllarda çarpıcı bir konsolidasyon süreci yaşanmıştır. Her ülke, kendi ekonomik sistemine ve stratejik önceliklerine uygun olarak savunma ve havacılık sanayiini yeniden şekillendirmiş, şirketleri ya doğrudan ya da dolaylı yollardan birleştirerek dev yapılar oluşturmuştur.

Bugün, bu dev şirketler dünyanın sivil ve askeri havacılık pazarının %90’ından fazlasını kontrol etmektedir. ABD ve Avrupa’da özel sektör dominasyonu öne çıkarken, Rusya ve Çin gibi ülkelerde bu süreç doğrudan devlet eliyle yürütülmüştür. Brezilya ise devlet destekli bir şirketin özelleştirilmesi sayesinde global ligde yer edinmiştir.

ABD

ABD havacılık ve savunma sektörü, özel sektöre dayalı liberal ekonomi yapısı sayesinde uzun yıllar boyunca sıkı rekabet ve stratejik ortaklıklar yoluyla evrim geçirdi. 1990’lardan itibaren gelen dalga dalga konsolidasyonlarla bugünün dört büyük savunma devi ortaya çıktı.

Boeing, 1997 yılında McDonnell Douglas ile birleşerek yalnızca ticari uçaklarda değil, askeri havacılık ve uzay sistemlerinde de öncü bir konuma yükseldi. Boeing, 1916’da kurulmuş ve yüzyıl boyunca sivil havacılığın lideri olurken; McDonnell Douglas F-15, F/A-18 gibi çok önemli savunma platformlarıyla tanınmıştı. Bu birliktelik, ABD savunma sanayiindeki “Birleş ve Güçlen” anlayışının sembolü haline geldi.

Lockheed Martin ise 1995’te Lockheed Corporation ve Martin Marietta’nın birleşmesiyle kuruldu. Lockheed, SR-71, U-2 gibi efsanevi uçakların geliştiricisiyken; Martin Marietta, nükleer taşıyıcı sistemler ve uzay teknolojilerinde uzmanlığa sahipti. Birleşme sonucunda ortaya çıkan Lockheed Martin, F-22 Raptor, F-35 Lightning II, Trident füzeleri ve Aegis gibi kritik projelerle ABD ordusunun belkemiği haline geldi.

Northrop Grumman, 1994 yılında Grumman ve Northrop şirketlerinin birleşmesiyle oluşturuldu. Grumman, II. Dünya Savaşı’nın efsanevi F6F Hellcat gibi uçaklarını geliştirirken, Northrop ise B-2 Spirit gibi hayalet bombardıman uçaklarıyla biliniyordu. Bugün Northrop Grumman, nükleer denizaltılardan insansız sistemlere kadar çok geniş bir savunma yelpazesinde faaliyet göstermektedir.

RTX, yani eski Raytheon Technologies, 2020 yılında Raytheon Company ile United Technologies Corporation’ın savunma kollarının (Pratt & Whitney, Collins Aerospace) birleşmesiyle ortaya çıktı. 1922’de kurulan Raytheon, radar ve füze sistemlerinde öncüydü. Bu büyük birleşme sayesinde RTX, hem motor hem aviyonik hem de silah sistemlerinde global bir mega şirkete dönüştü.

Avrupa

Avrupa’da savunma ve havacılık sanayi, özellikle 1990’lardan itibaren, ABD’deki gibi büyük konsolidasyonlarla şekillenmiştir. Ancak Avrupa modelinde, özel sektör dominasyonu kadar devlet hisseleri ve kamu politikaları da belirleyici rol oynamıştır.

Airbus, 2000 yılında Fransa’nın Aérospatiale Matra, Almanya’nın DASA’sı ve İspanya’nın CASA şirketlerinin birleşmesiyle EADS adı altında kuruldu. 2014’te Airbus Group adını aldı, 2017’den itibaren tüm faaliyetlerini “Airbus” markası altında birleştirerek sivil ve askeri havacılıkta Avrupa’nın amiral gemisi oldu.

BAE Systems, 1999’da British Aerospace ile Marconi Electronic Systems’in birleşmesiyle oluşturuldu. Bu yapı, İngiltere’nin en büyük savunma sanayii oyuncusu haline gelirken, zırlı sistemlerden elektronik harp teknolojilerine kadar geniş bir yetenek alanına ulaştı.

MBDA, 2001 yılında İngiltere (BAe Dynamics), Fransa (Matra) ve Almanya (LFK) şirketlerinin füze faaliyetlerini tek çatı altında toplamasıyla kuruldu. 2002 sonrasında İtalya’nın Alenia Marconi Systems birimi de katılarak Avrupa’nın dört büyük savunma endüstrisinin ortak girişimi haline geldi. Meteor, Aster, Exocet gibi çok sayıda ünlü füze sisteminin geliştiricisi olan MBDA, Avrupa’nın ortak savunma yeteneklerinin bel kemiği konumundadır.

Thales, 2000 yılında Thomson-CSF’nin yeniden yapılandırılmasıyla kuruldu. 2001-2006 arasında Alcatel’in radar, uydu iletişimi ve savunma teknolojisi bölümlerini de entegre ederek, radar, elektronik harp ve hava trafik kontrol sistemlerinde dünya çapında öncü bir oyuncu haline geldi.

Leonardo, 2016 yılında Finmeccanica’nın alt birimlerinin tek çatı altında toplanmasıyla ortaya çıktı. İtalya’nın helikopter (AgustaWestland), topçu (Oto Melara), uçak (Alenia Aermacchi) ve elektronik (Selex ES) alanlarındaki tüm birimleri bu yeni yapıya entegre edilerek Leonardo adıyla bütünleştirildi.

Safran ise 2005 yılında Snecma ve Sagem şirketlerinin birleşmesiyle kuruldu. Bugün dünyanın lider uçak motoru, iniş takımı ve navigasyon sistemleri üreticilerinden biridir. Aynı zamanda savunma elektroniği alanında da çok önemli projelere imza atmaktadır.

Rusya

Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından Rusya, savunma sanayiinde dağınık ve zor durumda olan onlarca kuruluşu tek elde toplamaya başladı. Bu süreçte devlet, doğrudan yönlendirici rol üstlenerek büyük holdingler yarattı ve bu yapılar bugün Rusya’nın savunma gücünün omurgasını oluşturuyor.

United Aircraft Corporation (UAC), 2006 yılında Sukhoi, MiG, Tupolev, Illyushin, Yakovlev ve diğer önde gelen Rus uçak üreticilerinin birleştirilmesiyle kuruldu. Bu birleşmeyle birlikte Rusya, askeri havacılıktaki dağınıklığı sona erdirerek Su-35, Su-57, MiG-29 ve Tu-160 gibi gelişmiş platformların tek merkezden geliştirilmesini sağladı.

Russian Helicopters, 2011 itibarıyla Mil ve Kamov gibi efsanevi helikopter üreticilerinin bir araya gelmesiyle oluşturuldu. Bu yapı, Mi-8, Mi-26 ve Ka-52 gibi helikopterlerin modernizasyon ve üretiminden sorumlu hale geldi.

Almaz-Antey, 2002 yılında Sovyet mirası hava savunma sistemleri üreticileri Almaz ve Antey’in birleşmesiyle kuruldu. Bugün S-300, S-400 ve S-500 gibi yüksek irtifa hava savunma sistemlerinin üretimini yürüten Rusya’nın en büyük savunma gruplarından biridir.

Rostec, 2007 yılında devlet tarafından savunma sanayindeki tüm dağınık yapıyı merkezi bir holdinge dönüştürmek amacıyla kuruldu. Altında Russian Helicopters, Uralvagonzavod, Klimov gibi onlarca savunma şirketi bulunmaktadır. Rostec, silah, zırhlı araç, uçak, uzay sistemleri ve elektronik alanlarda entegre üretim kapasitesine sahiptir.

Tactical Missiles Corporation (KTRV) ise 2002 yılında çok sayıda füze üreticisinin birleştirilmesiyle oluşturuldu. Kh-59, Kh-35 gibi modern füzelerin üretimini gerçekleştiren bu yapı, Rusya’nın taktik füze kapasitesinin merkezinde yer alıyor.

Çin

Çin, Soğuk Savaş sonrası hızla modernleşen ve dışa açılan bir savunma sanayi stratejisi benimsemiştir. Bu doğrultuda, çeşitli bağımsız şirketler tek çatı altında toplanarak büyük devlet holdingleri oluşturulmuştur.

Aviation Industry Corporation of China (AVIC), 2008 yılında Chengdu, Shenyang, Hongdu ve Xi’an gibi bağımsız havacılık firmalarının birleşmesiyle kuruldu. J-10, J-20 ve J-11 gibi savaş uçakları; helikopterler, sivil uçaklar ve insansız hava araçları bu yapı içinde geliştirilip üretilmektedir.

China Aerospace Science and Technology Corporation (CASC), 1999 yılında Çin’in balistik füze, roket ve uydu üreticilerinin birleştirilmesiyle oluşturuldu. Long March roketleri ve Dongfeng balistik füzeleri CASC tarafından geliştirilmekte ve Çin’in uzay programı da bu yapı üzerinden yürütülmektedir.

Çin’deki bu birleşmelerin temelinde, devletin teknoloji yoğun alanlarda daha uyumlu, verimli ve rekabetçi bir yapı kurma hedefi yatmaktadır. Bu sayede Çin, sadece iç savunma ihtiyacını karşılamakla kalmamış, aynı zamanda küresel pazar payını da büyütmüştür.

Brezilya

Brezilya’nın havacılık hikâyesi, 1969 yılında devlet destekli olarak kurulan Embraer ile başladı. Hem askeri hem sivil uçak üretimi yapan şirket, 1990’lı yıllarda yaşadığı ekonomik sıkıntıların ardından 1994’te özelleştirildi. Bu dönüşüm, Embraer’in küresel ölçekte rekabet edebilmesini sağladı.

Bugün Embraer, özellikle bölgesel yolcu uçaklarında dünyanın en büyük üçüncü üreticisidir. Aynı zamanda KC-390 gibi askeri nakliye uçakları ve hafif taarruz uçakları ile de hem iç piyasaya hem de ihracata yönelik çözümler sunmaktadır.

İsveç

İsveç savunma sanayi, diğer büyük ülkeler kadar yoğun birleşmeler yaşamasa da Saab Group’un etrafında şekillenmiş entegre bir yapı sergilemektedir. Saab, 1937 yılında kurulduktan sonra İsveç’in hem sivil hem askeri havacılıkta en önemli aktörü haline gelmiştir.

Gripen savaş uçağı programı ile dünya çapında bilinirlik kazanan Saab, aynı zamanda radar sistemleri, denizaltılar, insansız sistemler ve siber güvenlik çözümleriyle de faaliyet alanını genişletmiştir. İsveç’in tarafsızlık politikası doğrultusunda kendi kendine yeten bir savunma kabiliyeti oluşturma hedefi, Saab’ın bağımsız gelişimini desteklemiştir.

Türkiye

Türkiye’de klasik anlamda büyük havacılık şirketlerinin birleşmesi nadiren görülse de, savunma sanayi politikaları sayesinde devletin yönlendirdiği konsolide bir ekosistem oluşturulmuştur. Özellikle TUSAŞ, ASELSAN, ROKETSAN, HAVELSAN ve TEI gibi stratejik şirketlerin birbirleriyle entegre şekilde çalışmaları bu yaklaşımın temelini oluşturur.

TUSAŞ (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.), 1984’te TAI ve TEI gibi iştiraklerin kurulmasıyla başlamış, zamanla uçak, helikopter, İHA, uydu ve yapısal üretim gibi birçok farklı alanda tek çatı altında büyüyerek Türkiye’nin havacılık merkezine dönüşmüştür. 2005 sonrası yeniden yapılandırma süreci, TUSAŞ’ı bir “super integrator” haline getirmiştir.

TEI (TUSAŞ Engine Industries), General Electric ortaklığıyla kurulan bir motor üreticisidir. 1980’lerde motor montajıyla başlayan faaliyetler, bugün milli motor geliştirme kabiliyetine dönüşmüştür. TUSAŞ ile entegrasyonu örnek bir modeldir.

ASELSAN, ROKETSAN ve HAVELSAN gibi diğer savunma sanayi şirketleriyle yapılan platform bazlı ortak projeler (örneğin HÜRJET, KAAN, ANKA-S, GÖKBEY) bir tür işlevsel konsolidasyon sağlamıştır.

Bu şirketlerin büyük kısmı Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı (TSKGV) bünyesindedir. Vakıf yapısı, şirketler arasında stratejik uyumu artırırken, yatırım kararlarının da merkezi bir çatı altında şekillenmesine olanak tanır.

Türkiye modeli, doğrudan şirket birleşmelerine gitmeden ama koordineli büyüme ve uzmanlaşmış alanlara dayanan modüler konsolidasyon anlayışıyla yürümektedir. Bu sayede hem Ar-Ge, hem üretim, hem de ihracat kabiliyeti artırılmıştır. Gelecekte, bu firmaların bazı alt iştiraklerini birleştirmesi ya da yeni mega yapılar kurması da olasıdır.

 Değerlendirme

Dünya havacılık ve savunma sanayiindeki birleşme dalgası, sadece ticari rekabetin değil, aynı zamanda stratejik kapasite inşasının bir sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır. ABD ve Avrupa gibi liberal ekonomik yapılarda özel sektör merkezli konsolidasyonlarla büyük şirket grupları doğarken, Rusya ve Çin gibi devlet kontrollü yapılarda birleşmeler daha merkeziyetçi bir yaklaşımla gerçekleşmiştir. Brezilya ve İsveç gibi örneklerde ise, ya özelleştirme yoluyla ya da ulusal strateji ekseninde gelişen tekil devler dikkat çekmektedir.

Bu birleşmelerin ortak noktası; teknoloji derinliği, üretim kabiliyeti ve küresel ihracat kapasitesini artırmak olmuştur. Uçak motorlarından radar sistemlerine, füze teknolojilerinden insansız platformlara kadar birçok alanda yalnızca büyük ölçekli firmalar rekabet edebilmektedir. Bu nedenle birleşmeler, hem ekonomik hem de askeri anlamda etkinliğin ve sürdürülebilirliğin anahtarı haline gelmiştir.

Türkiye gibi gelişmekte olan savunma sanayii ülkeleri açısından bu küresel eğilim önemli dersler barındırmaktadır. Stratejik ortaklıklar, kritik teknoloji odaklı kümelenmeler ve kamu-özel işbirliği modelleri, küresel pazarda daha güçlü bir yer edinmek için izlenmesi gereken yollardır. Gelecekte, bu konsolidasyonların yalnızca bölgesel değil, kıtalar arası işbirliklerine evrilmesi ve daha büyük savunma bloklarının oluşması da mümkündür.

 

Sosyal Medyalardan Bizi Takip Edebilirsiniz:

Yazarın Diğer Haberleri

Başa dön tuşu
Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi sitemiz için devre dışı bırakınız.