Green Defence, Endüstriyel Kenevir ile Savunmada Yeni Çağ
AB-NATO’nun Green Defence vizyonuna Türk çözümü: Endüstriyel kenevirle çevreci kompozit ürünler, radar radomu ve drone parçası üretimi.
Savunma Sanayinde Endüstriyel Kenevirin Askerî Potansiyeli
Endüstriyel kenevirin sanayide kullanımı özellikle kompozit ve plastik sanayide kullanımı artarak devam etmektedir. Otomotivden havacılık sektörüne kadar geniş bir uygulama alanı görülmekte olup savunma sanayi içinde bu uygulamalar artık kaçınılmaz olmuştur.
Green Defence Nedir? NATO ve AB Neden Önemsiyor?
İklim değişikliği, enerji krizleri ve çevresel etkilerin küresel güvenliğe olan etkisi artık tartışmasız bir gerçek oldu. NATO ve AB, bu riskleri hem stratejik hem teknolojik olarak karşılayabilmek için Green Defence (Yeşil Savunma) kavramını savunma planlamasına entegre ediyor.
NATO: 2014’ten beri “Green Defence Framework” ile askeri üslerde enerji verimliliği, biyoyakıt, güneş enerjisi ve sürdürülebilir lojistik gibi konuları teşvik ediyor.
AB & EDA: Avrupa Savunma Ajansı (EDA), “Military Greening” projeleriyle savunma sanayisinin karbon nötr dönüşümünü destekliyor.
2030 hedefi: Askeri faaliyetlerde karbon ayak izinin azaltılması, kompostlanabilir ürün kullanımı, yenilenebilir enerji entegrasyonu gibi konular öne çıkıyor.
Japonya, Ukrayna Rusya savaşından sonra ortaya çıkacak olan çevre kirliliği ve çevre tahribatının giderilmesi ve temizlenmesi için şimdiden bir fon ayırmaktadır.
Bitkisel Bir Malzeme, Stratejik Bir Güç
Endüstriyel kenevir, uzun yıllar boyunca yanlış algılar ve bürokratik engeller nedeniyle Türkiye’de geri planda kalmış bir tarım ürünüydü. Ancak hem dünya genelinde artan sürdürülebilirlik arayışı hem de stratejik sektörlerde hafif, dayanıklı ve yerli malzeme ihtiyacı, keneviri yeniden gündeme taşıyor. Savunma sanayii de bu dönüşümün içinde belki merkezinde dahi yer alabilir.
Balistik Koruma: Doğadan Gelen Zırh
Endüstriyel kenevir lifi, yüksek çekme direnci ve elastikiyet katsayısı ile Kevlar’a (Kevlar, yüksek performanslı bir aramid yani aromatik poliamid elyaftır. Askerî ve endüstriyel uygulamalarda kullanılan son derece güçlü, hafif ve ısıya dayanıklı bir malzemedir.) benzer özellikler gösterebiliyor. Bu sayede:
- Kurşun geçirmez yelek ve kask üretiminde
- Hafif zırhlı araç panellerinde
- Mayın korumalı zemin kaplamalarında
biyokompozit balistik malzeme olarak değerlendirilebilir.
ABD, Almanya ve İsrail gibi ülkeler bu alanda öncü çalışmalar yürütürken, Türkiye’nin kendi milli çözümlerini geliştirmesi hem teknolojik hem stratejik üstünlük sağlayabilir.
Yapı ve Üs Sistemleri: Kenevir Beton (Hempcrete)
Kenevirin odunsu kısmından elde edilen “hempcrete”, düşük yoğunluklu ama yüksek yalıtım gücüne sahip bir yapı malzemesidir.
- Seferi karargâhlar
- Saha üsleri
- Hafif ve hızlı kurulabilir barınaklar
için alternatif bir askeri inşaat materyali sunar.
Yüksek nefes alma kapasitesi ve yangına dayanıklılığı ile askerî üslerde konfor, güvenlik ve sürdürülebilirliği bir araya getirir.
Hempcrete (Türkçesiyle: kenevir betonu), endüstriyel kenevirin odunsu kısmı (hurda kısmı, “shiv” veya “hurd” olarak da bilinir) ile kireç esaslı bir bağlayıcının karıştırılmasıyla elde edilen doğal ve sürdürülebilir bir yapı malzemesidir. Klasik beton gibi değil – içeriğinde çimento yoktur ve çelik takviye gerekmez. Yapısal taşıyıcılık sağlamaz ama mükemmel ısı, ses ve nem yalıtımı sağlar.
Dronlardan Roket Kasalarına: Biyoplastik Savunma Malzemeleri
Kenevirin lif ve yağ içeriğinden elde edilen biyoplastikler, aşağıdaki alanlarda etkin biçimde kullanılabilir:
- Hafif İHA/İKA gövdeleri
- Roket, füze veya mermi taşıma kutuları
- Eğitim mühimmatları, kovanları
- Seferi mutfak ve yaşam malzemeleri
Petrokimyasal türevlerine kıyasla doğada çözünür, çevre dostudur ve Türkiye’nin karbon nötr savunma hedeflerine katkı sağlar.
Kamuflaj ve Termal İz: Kenevirin Doğal Yeteneği
Kenevir kumaşları:
- Yüksek nem tutma kapasitesi
- Isıyı dağıtıcı yüzey yapısı
- Elektromanyetik geçirgenlik kontrolü
özellikleri sayesinde termal ve IR (kızılötesi) iz bırakmayan kamuflaj çözümleri sunabilir.
Bu malzemeler, gece görüş ve IR algılayıcılara karşı gizlenme yeteneğini artırarak askerî birliklerin sızma ve savunma etkinliğini yükseltebilir.
Yeşil NATO Uyum Süreci: Kenevirin Diplomatik Değeri
AB ve NATO, “Green Defence” (Yeşil Savunma) kavramı doğrultusunda çevreye duyarlı askeri malzemeleri teşvik ediyor. Kenevir, burada stratejik bir fırsat sunar:
- Türkiye’nin AB savunma fonlarına erişimini kolaylaştırır.
- Yerli savunma ürünlerinin “çevreci” etiketiyle ihracat kabiliyetini artırır.
- Savunma sanayiinde karbon ayak izini düşürür.
Türkiye İçin Stratejik Öneriler
| Hedef | Önerilen Eylem |
| Ar-Ge | TUBİTAK-SAGE, ASELSAN ve HAVELSAN ile balistik panel projeleri başlatılabilir |
| Tarım-Savunma Entegrasyonu | Tarım Bakanlığı + Savunma Sanayii Başkanlığı ortak endüstriyel kenevir stratejisi geliştirilebilir |
| Üniversite Katılımı | Malzeme bilimi, botanik ve savunma mühendisliği bölümleri için disiplinlerarası programlar oluşturulabilir |
| Tesis Yatırımı | MKE, Roketsan, FNSS gibi firmalar için biyokompozit işleme hatları kurulabilir |
Sonuç: Doğayla Dost Güçlenen Savunma
Endüstriyel kenevir, yalnızca bir tarım ürünü değil; stratejik bir malzeme, çevre dostu bir mühimmat taşıyıcısı ve savunma mimarisinde yeni bir oyuncu olabilir. Türkiye, bu potansiyeli değerlendirerek hem yerli/milli üretimini güçlendirebilir, hem de yeşil dönüşümün öncüsü olabilir.
“Gelecek “Yeşil” Olacaksa, Savunma Sanayii de Olmalı”
Türk savunma sanayiinin, “Green Defence” ilkeleriyle bütünleşmiş, yerli ve çevreci çözümler üretmesi sadece bir inovasyon örneği değil, jeopolitik sürdürülebilirliğe katkı anlamına da geliyor.
Endüstriyel kenevir bu hikâyenin anahtar oyuncularından biri olabilir.





