Fransa Yeni Nükleer Uçak Gemisi İçin İmzayı Attı
Fransa'dan donanmada devrim: Yeni nükleer uçak gemisi PA-NG, EMALS ve SCAF uyumuyla dikkat çekiyor. Charles de Gaulle'ün yerini alacak geminin teknik analizi.
Fransız Donanması’nda Yeni Dönem: Nükleer Dev PA-NG İçin Geri Sayım
Avrupa savunma mimarisinin en kritik projelerinden biri nihayet “start” aldı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Birleşik Arap Emirlikleri ziyareti sırasında yaptığı açıklamayla, uzun süredir gündemde olan Yeni Nesil Uçak Gemisi (PA-NG) projesinin inşa sürecinin resmen başladığını teyit etti. 21 Aralık 2025 tarihli bu açıklama, Paris’in değişen küresel güvenlik ortamında denizlerdeki caydırıcılığını koruma konusundaki ısrarını ortaya koyuyor.
Charles de Gaulle’ün İki Katı Büyüklüğünde Bir “Yüzen Üs”
Mevcut amiral gemisi Charles de Gaulle, 2001’den beri Fransız Donanması’nın belkemiği olsa da, PA-NG ile hedeflenen kapasite bambaşka bir seviyeye işaret ediyor. Yeni gemi, yaklaşık 80.000 tonluk deplasmanı ve 310 metrelik uzunluğuyla, selefinin neredeyse iki katı büyüklüğünde olacak. Bu hacim artışı sadece gövde gösterisi değil; 85 metreye çıkacak uçuş güvertesi genişliği, operasyonel tempoyu (sortie rate) doğrudan artıracak bir unsur.
Toplam maliyetinin 10.25 milyar Euro bandında olması beklenen ve 2038’de envantere girmesi planlanan gemi, Fransa’nın Ukrayna savaşı sonrası şekillenen “stratejik otonomi” vizyonunun somutlaşmış hali olarak görülüyor.
Hava Gücünde “F5” ve İnsansız Sistemler Dönemi
PA-NG, bugünün değil, 2040’ların hava harbi konseptine göre dizayn ediliyor. Gemi, Rafale Marine uçaklarının en gelişmiş versiyonu olan F5 standardı, E-2D Hawkeye erken ihbar uçakları ve SCAF (FCAS) projesi kapsamındaki yeni nesil savaş uçaklarından oluşan 40 hava aracını taşıyacak. İnsanlı sistemlere ek olarak Dassault nEUROn gibi insansız hava araçlarının (İHA) da filoya entegre edilmesi, geminin vuruş gücünü asimetrik bir boyuta taşıyacak.
Bu ağır ve teknolojik yükü kaldırmak için Fransa, geleneksel buharlı mancınık sistemini terk ederek ABD Donanması’nın Ford sınıfında kullandığı EMALS (Elektromanyetik Uçak Fırlatma Sistemi) teknolojisine geçiyor. Bu sistem, geminin enerji ihtiyacını artırsa da uçakların yıpranma payını düşürüp daha ağır mühimmatla havalanmalarına olanak tanıyacak.
Nükleer Tahrik: Fransa’nın Vazgeçilmezi
Çin ve İngiltere gibi rakiplerinin aksine Fransa, nükleer tahrikten vazgeçmiyor. PA-NG, denizaltı teknolojisinden türetilen iki adet K22 nükleer reaktörüyle donatılacak. Naval Group’un Cherbourg tesislerinde reaktör muhafazası için ilk çelik kesiminin yapılması, projenin kağıt üzerinden sanayi aşamasına geçtiğinin kanıtı. Nükleer güç, gemiye sadece sınırsız menzil sağlamakla kalmıyor; gelecekte gemiye entegre edilecek lazer silahları ve yüksek güçlü radarlar için gereken devasa elektrik altyapısını da garanti altına alıyor.
Kıyaslamak gerekirse; İngilizlerin Queen Elizabeth sınıfı konvansiyonel ve STOVL (kısa kalkış-dikey iniş) kısıtlamalarına sahipken, Çin’in yeni Fujian uçak gemisi elektromanyetik fırlatıcıya sahip olsa da nükleer tahrikten yoksun. Bu durum PA-NG’yi, ABD dışında nükleer tahrik ve katapult teknolojisini birleştiren tek platform olarak benzersiz kılıyor.
Kritik Geçiş Süreci ve Sanayi Boyutu
Projenin en sancılı kısmı ise geçiş takvimi. Fransız Donanması, elindeki tek uçak gemisi Charles de Gaulle 2038’de emekliye ayrılmadan PA-NG’yi hazır etmek zorunda. 2029’da yapılacak kapsamlı bir “ömür değerlendirmesi”, eski geminin hizmet süresinin uzatılıp uzatılamayacağını belirleyecek. Olası bir gecikme, Fransa’nın belli bir süre uçak gemisiz kalması riskini doğurabilir.
Mali açıdan ise yük, yıllara yayılan bir ödeme planıyla hafifletiliyor. Şu ana kadar 7.3 milyar Euro’luk taahhüt altına girildi. Macron’un 800 şirketten oluşan tedarik zincirine devlet garantisi vermesi, projenin sadece askeri değil, Fransız sanayisi için de hayati bir “teknoloji motoru” olarak görüldüğünü ispatlıyor.





