
Roketsan Kuantum Şifreleme Atağını Başlattı
Roketsan, kuantum bilgisayarların oluşturduğu siber tehditlere karşı kuantum şifreleme ve yapay zekâ destekli savunma teknolojilerine hız veriyor.
Roketsan Kuantum Tehdidine Karşı Yeni Savunma Doktrinini Açıklıyor
Savunma sanayisinin en kritik başlıklarından biri haline gelen siber güvenlik, gelişen tehditlerle birlikte yeni bir döneme giriyor. Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci, kuantum bilgisayarların klasik şifreleme yöntemlerini hızla geçersiz kılabileceğini belirterek şirketin kuantum şifreleme ve kuantum kripto teknolojileri üzerine yoğun çalışmalar yürüttüğünü açıkladı. Bu adım, Türkiye’nin gelecekteki dijital savunma kapasitesinde belirleyici olacak bir kırılma noktası olarak değerlendiriliyor.
Roketsan’ın Teknoloji Vizyonu: Uzay, Yapay Zekâ ve Yeni Nesil İtki Sistemleri
Ankara Üniversitesi Teknokent’te gerçekleştirilen etkinlikte konuşan İkinci, Roketsan’ın sadece savunma alanında değil, uzay teknolojilerinde de büyük yol aldığını vurguladı. Kendi uydusunu taşıyacak uzay araçlarını tasarlayabilen bir şirket olarak yakıt teknolojileri, görüntüleme sistemleri, eklemeli imalat, yeni nesil malzemeler, yapay zekâ ve kuantum teknolojileri gibi alanlara büyük yatırımlar yapıldığını ifade etti.
Roketsan’ın ürün ailelerinde tanksavar füzeleri, orta ve uzun menzilli silah sistemleri, balistik mühimmatlar, hipersonik teknolojiler ve SİHA mühimmatları öne çıkıyor. Murat İkinci, bu sistemlerin geliştirilmesi için kimya, makine ve malzeme mühendislerinin büyük bir Ar-Ge işbirliği yürüttüğünü belirtti.
SİHA’ların Çelik Pençesi: 230 ve 122 Süpersonik Füzeler
İkinci, Türkiye’nin dünyada sınırlı sayıda ülkenin yapabildiği bir kabiliyeti kazanarak SİHA’lardan süpersonik balistik füze fırlatan ülkeler arasına girdiğini açıkladı.
230 mm ve 122 mm sınıfındaki bu süpersonik mühimmatlar, SİHA’ların etkinliğini 150–200 kilometre menzile taşıyor. Bu mühimmatlar sayesinde SİHA’lar, hava savunma hatlarını aşarak kritik hedefleri yüksek başarıyla vurabiliyor.
SIDAD’ın Yeni Hedefi: Kuantum Kripto
Etkinlikte yapılan soru-cevap bölümünde İkinci, savunma sanayisinde geliştirilen sistemlerin siber tehditlere karşı korunması konusunda önemli bilgiler verdi. Kuantum bilgisayarların, bugün kullanılan birçok şifreleme algoritmasını saniyeler içinde çözebileceğini belirterek Roketsan’ın kuantum kripto, donanım tabanlı kripto sistemleri ve kuantum güvenlik protokolleri üzerinde çalıştığını açıkladı.
Mühimmatlarda En Üst Düzey Siber Güvenlik
İkinci, Roketsan mühimmatlarının büyük bölümünde yazılımın önceden yüklü olmadığını ifade etti. Örneğin MAM-L bir mühimmat ele geçirilse bile üzerinde hiçbir yazılım bulunmuyor.
Yazılım, atış yapılmadan hemen önce kriptolu şekilde SİHA ya da platform üzerinden mühimmata yükleniyor.
Bu yazılım yüklemesi tek seferlik bir süreç ve mühimmat görevini tamamladığında kendini otomatik olarak sıfırlayabiliyor. Eğer herhangi bir sorun yaşanırsa tüm bilgiler kendini imha edecek şekilde tasarlanmış durumda.
Siber Güvenlik, Savunmanın Kalbi
Murat İkinci, siber güvenliğin yalnızca füze ve savunma sistemleri için değil, yazılım içeren tüm elektronik cihazlar için kritik olduğunu vurguladı. İsrail’in pager cihazları üzerinden yaptığı saldırıları hatırlatarak, yazılım güvenliğinin sağlanmaması durumunda her cihazın bir silaha dönüşebileceğine dikkat çekti.
Bu nedenle Roketsan, tüm platformlarında ileri seviye kripto protokolleri, tehdit tespit algoritmaları ve donanım tabanlı güvenlik modülleri kullanıyor.
Yapay Zekâ ile Yanıltıcı Hedeflerin Tespiti
Füzelerin hedef doğrulama kabiliyetlerine ilişkin konuşan İkinci, elektronik harp ortamında radarların ve uçakların karşı tarafı yanıltmak için sahte sinyaller gönderebildiğini belirtti.
Roketsan füzeleri ise gelişmiş yapay zekâ, makine öğrenimi ve hedef doğrulama algoritmaları sayesinde bu aldatıcı sinyalleri analiz ederek gerçek hedefi ayırt edebiliyor.
“Bu sinyal doğru değil, beni kandırmaya çalışıyor” tepkisini verebilen akıllı mühimmatlar, modern harp alanında Türkiye’ye önemli bir taktik üstünlük sağlıyor.





