Deniz Kuvvetleri

İsveç, Baltık’ta Güvenliği Artırmak İçin Harekete Geçiyor

İsveç, Baltık Denizi'ndeki denizaltı kablolarına yönelik artan tehditler karşısında NATO'ya destek olmak için bölgeye savaş gemileri ve gözetleme uçakları gönderiyor. İsveç'in bu hamlesi, bölgedeki güvenliği güçlendirmek ve denizaltı sabotajlarını önlemek amacıyla atılmış önemli bir adım.

İsveç’in Baltık Denizi’ndeki Güvenlik Adımları

İsveç, 12 Ocak 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, üç savaş gemisi ve ASC 890 gözetleme uçağı ile Baltık Denizi’nde NATO’ya katkı sağlamak amacıyla bölgeye sevk edeceğini duyurdu. Bu hamle, Baltık’taki denizaltı altyapısına yönelik olası sabotaj girişimlerine karşı ciddi bir güvenlik önlemi olarak dikkat çekiyor. Ayrıca, İsveç Sahil Güvenliği de dört gemiyle denetim faaliyetlerine katkıda bulunacak ve yedi gemiyle de hızlı müdahale için hazır bekleyecek.

İsveç’in İlk NATO Katkısı

İsveç, NATO’ya katılmasından sonra ilk defa kendi askeri güçlerini Baltık bölgesindeki güvenliği artırmak için görevlendiriyor. Mart 2024’te NATO’nun 32. üyesi olarak katılan İsveç, özellikle Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik işgali sonrasında Kuzey Avrupa’da artan güvenlik tehditlerine karşı savunma stratejisini yeniden şekillendirmişti.

İsveç, bu operasyonla, NATO’nun Baltık Denizi’nde daha etkin olmasını sağlayarak, bölgedeki denizaltı kablo ve boru hatları gibi kritik altyapıların güvenliğini artırmayı hedefliyor. Zira Baltık, enerji güvenliği ve ticaret açısından stratejik bir bölge olup, bu altyapılara yapılacak olası saldırılar ciddi sonuçlar doğurabilir.

Baltık Denizi’ndeki Altyapı ve Güvenlik Tehditleri

Baltık Denizi, denizaltı kabloları ve boru hatları ile hem ticaret hem de enerji güvenliği için kritik bir önem taşır. Bölgedeki kablolar, Kuzey Avrupa’dan Orta Avrupa’ya kadar olan birçok ülkeyi birbirine bağlamakta ve enerji temini ile veri iletişimini sağlamaktadır. Ancak son yıllarda, bu altyapılara yönelik sabote edilmiş veya hasar görmüş kablolarla ilgili bir dizi olay yaşandı.

Bunlar arasında en dikkat çekici olanı, Aralık 2024’te Finlandiya ve Estonya arasındaki bir denizaltı kablosuna zarar verilmesiydi. Bu tür olaylar, Baltık’taki altyapıya yönelik sabotaj girişimlerinin arttığını ve Rusya’nın, bölgedeki stratejik avantajlarını kullanarak altyapıları hedef alabileceğini düşündürmektedir.

İsveç Başbakanı Kristersson’dan Uyarılar

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, yaptığı açıklamalarda, Baltık Denizi’nde artan tehditler karşısında İsveç’in yeni bir yaklaşım benimsediğini vurguladı. “İsveç savaşta değil, ama barışta da değil,” diyen Kristersson, ülkesinin artık idealist bir duruştan realist bir duruşa geçiş yaptığını belirtti. İsveç’in NATO üyeliğiyle birlikte, savunma harcamalarını arttırarak bölgesel güvenliği güçlendirmeyi hedeflediklerini ifade etti.

Başbakan Kristersson, Baltık Denizi’nde yaşanan sabotaj olayları ve bölgedeki Rusya’nın aktiviteleri hakkında dikkatli bir yaklaşım sergilediklerini, ancak hostil niyetleri göz ardı etmenin imkansız olduğunu da sözlerine ekledi. Kristersson, bu tür olayların giderek artması halinde güvenlik önlemlerinin daha da sıkılaştırılacağını belirtti.

Sabotaj Olayları ve Şüpheli Gemi: Eagle S

Son dönemde Baltık Denizi’nde yaşanan denizaltı kablosu sabotajları özellikle dikkat çekici. Aralık ayında Finlandiya ile Estonya arasındaki kabloların zarar görmesi ve Eagle S adlı Rus tankerinin hasara neden olduğu şüphesi, bu tür sabotajların boyutunu gözler önüne seriyor. Başbakan Kristersson, Eagle S’nin 300 metrelik zinciri 100 kilometreden fazla sürükleyerek kabloları kestiğini ve bu durumun tesadüf olamayacağını belirtti. İsveç’in görevlendirdiği bir kurtarma gemisi, olay yerinde hasara neden olan bir demir zincirini çıkarmayı başardı.

İsveç, bu tür şüphelerle ilgili aceleci bir suçlama yapmaktan kaçınsa da, Rusya’nın Baltık bölgesindeki sabotajlar konusunda güçlü bir istihbarat ağını devreye soktuğunu gözlemlemektedir.

Baltık’ta Güvenlik ve İsveç’in Stratejik Hedefleri

İsveç’in NATO’ya yaptığı bu katkı, sadece bölgedeki denizaltı altyapısının güvenliğini sağlamayı amaçlamakla kalmıyor, aynı zamanda bölgedeki stratejik tehditlere karşı ortak bir savunma yapısının oluşturulmasına da katkı sağlıyor. Bu tür önlemler, Baltık’ın barış ve özgürlük bölgesi olarak korunması için önemlidir.

İsveç’in savunma harcamaları, önümüzdeki üç yıl içinde %2,6 seviyesine çıkarılacak, sivil savunma altyapısına yapılan yatırımlar ise hızla artacak. Bu, İsveç’in savunma stratejilerinin ne denli güçlü bir şekilde NATO ile uyum içinde geliştirildiğinin bir göstergesidir. Ayrıca, siber güvenlik alanında da yeni merkezlerin kurulması planlanmaktadır.

Sonuç ve Gelecekteki Adımlar

İsveç’in NATO’ya sağladığı katkılar, yalnızca Baltık Denizi’ndeki denizaltı altyapısını korumakla kalmayacak, aynı zamanda bölgesel güvenliğin güçlendirilmesi için uzun vadeli stratejiler sunacaktır. İsveç’in, NATO ile entegre bir şekilde hareket etme kararlılığı, Rusya’nın Baltık bölgesindeki etkilerini sınırlamayı hedefliyor. Bu bağlamda, İsveç’in güvenlik stratejileri, bölgedeki müttefik ülkelerle birlikte etkili bir şekilde uygulanacak ve Baltık Denizi’nin güvenliği sağlanacaktır.

Sosyal Medyalardan Bizi Takip Edebilirsiniz:

Haber Bültenimize Abone Olun!
Bültenimize katılmak için e-posta adresinizi girin.

Yazarın Diğer Haberleri

Başa dön tuşu
Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi sitemiz için devre dışı bırakınız.