Çok Katmanlı, Modüler ve Entegre Komuta Kontrol Vizyonu
Geleceğin Savaş Alanına Hazırlık: Birleşik Krallık'tan Çok Katmanlı, Modüler ve Entegre Komuta Kontrol Vizyonu, Savunma ekosistemi nasıl yeniden tanımlanmalı?
Geleceğin Savaş Alanına Hazırlık
Birleşik Krallık’tan Çok Katmanlı, Modüler ve Entegre Komuta Kontrol Vizyonu
RAND Corporation tarafından Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı için hazırlanan “C2 Enterprise” başlıklı bu kritik rapor, 2035 ve ötesinde karşılaşılacak çok alanlı, belirsiz ve hızlı değişen harekât ortamlarına uygun yeni bir İngiliz Komuta Kontrol (C2) anlayışını şekillendiriyor. Savunma ekosistemi nasıl yeniden tanımlanmalı? İşte ayrıntılar…
Komuta Kontrol (C2) sistemlerinde devrimsel bir yaklaşıma ihtiyaç var
Günümüzde askeri harekât alanları, yalnızca fiziksel sınırlarla değil; bilgi, hız, uyum ve çok aktörlü yapıların etkileşimiyle şekilleniyor. Bu gerçeklikten hareketle RAND Corporation, Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı’nın (MOD) talebiyle hazırladığı “Command and Control in the Future – Concept Paper 2” başlıklı raporda, gelecekteki Komuta Kontrol (C2) sistemlerine yönelik devrimsel bir yaklaşıma ihtiyaç olduğunu ortaya koyuyor.
Amaç Ne?
Raporun temel amacı, 2035 sonrasına uzanan gelecekte, karmaşık tehdit ortamları ve çok katmanlı iş birliklerine cevap verebilecek bir Savunma C2 Ekosistemi taslağı sunmak. Konsept kâğıdı; karar alma çevikliği, insan–yapay zekâ uyumu, çok alanlı entegrasyon ve kurumlar arası iş birliği gibi temalar etrafında yeni nesil C2 anlayışını yeniden inşa ediyor.
Savunma C2 Ekosistemi: Statik Yapılardan Dinamik Ağlara
Geleneksel komuta kontrol sistemleri, belirli kuvvet yapıları ve önceden belirlenmiş prosedürlerle çalışıyordu. Ancak modern harekât ortamı, dinamik, belirsiz, çok boyutlu ve hızla değişen koşullar içeriyor. Rapor bu nedenle, MOD’un artık sadece bir “merkez” değil; hükümetler arası organlar, müttefik kuvvetler, özel sektör, akademik çevreler, teknoloji geliştiriciler ve hatta kamuoyuyla birlikte hareket eden çok paydaşlı bir sistem içinde yer aldığını savunuyor.
Bu bağlamda, yeni nesil C2 ekosisteminin:
- Görev bazlı, yeniden yapılandırılabilir modüllerden oluşan,
- Sabit değil, duruma göre evrilebilen,
- Kültürel, kurumsal ve teknik açıdan birlikte çalışabilir bir yapı olması gerektiği vurgulanıyor.
İnsan Unsuru ve Yeni Yetenek Profili
Raporun önemli bir bölümü, Komuta Kontrol sistemlerinin başarısında insan faktörünün hâlâ merkezde olduğunu gösteriyor. Ancak bu insan kaynağının sadece teknik uzmanlardan değil; belirsizlik altında karar alabilen, kültürel bağlamı okuyabilen, empati kurabilen, çok aktörlü yapıları yönetebilen kişilerden oluşması gerektiği belirtiliyor.
Bu kapsamda, “SQEP – Suitably Qualified and Experienced Personnel” kavramı, teknik kapasitenin ötesinde; liderlik, bilişsel çeviklik ve stratejik farkındalıkla donatılmış bir insan profiline işaret ediyor.
Kurumsal Adaptasyon: Öğrenen ve Yenilikçi Bir Savunma Yapısı
Sistemin teknik kısmı kadar, kurumsal altyapısı da dönüştürülmeli. Rapor, MOD’un bir öğrenen organizma haline gelmesi gerektiğini, yani:
- İnovasyonu teşvik eden,
- Risk almayı tolere eden,
- Hatalardan hızla ders çıkaran,
- Yeni teknolojiler ve ortaklıklarla deney yapmaya açık
bir kurumsal zihniyete sahip olması gerektiğini vurguluyor.
Üç Temel C2 İkilemi
RAND raporu, C2 sistemlerinin planlamasında karşılaşılacak temel çelişkileri net bir şekilde ortaya koyuyor:
- Verimlilik vs Esneklik: Tekdüze yapı hızlı koordinasyon sağlar ancak değişen koşullara yanıt veremez. Göreve özel modüllerle bu ikilem dengelenmeli.
- Merkeziyet vs Yerinden Karar Alma: Hızlı karar alma ile komuta bütünlüğü arasında hassas bir denge kurulmalı.
- Gizlilik vs Şeffaflık: Bilgi paylaşımı, güvenlik ve iş birliği ihtiyaçları arasında sürdürülebilir mekanizmalar geliştirilmelidir.
Üç Temel C2 İkilemi – Tablo Formatında Anlatım
| İkilem | Açıklama | Dengeleme Yöntemi |
| 1. Verimlilik vs Esneklik | Standart, merkezi yapılar verimliliği artırır ancak değişken tehditlere ve görev ihtiyaçlarına cevap veremez. | Göreve özel, modüler C2 yapıları oluşturmak. Esneklik için yapıların yeniden yapılandırılabilir olması şarttır. |
| 2. Merkezileşme vs İnisiyatif | Komuta bütünlüğü merkezi yapılarla korunur ancak yerel şartlara hızlı tepki verilmesi zorlaşır. | Görev türüne göre merkezî veya yerinden karar modelleri arasında esnek geçiş imkânı sağlayan yapılar kurmak. |
| 3. Gizlilik vs Paylaşım | Bilgi güvenliği ve gizlilik korunmalı; fakat etkin ortaklıklar ve birlikte çalışabilirlik için bilgi paylaşımı da gereklidir. | Bilgi sınıflandırması, güvenli veri paylaşım protokolleri, güven temelli ağ yapıları kurulmalı. |
Çok Alanlı Entegrasyon: C2’nin Geleceği Çok Katmanlıdır
Gelecekte askeri başarı, yalnızca bir kuvvet türünde değil, kara, hava, deniz, siber ve uzay gibi farklı harekat sahalarının birbirine entegre çalışması ile mümkün olacak.
Rapor bu noktada şunu vurguluyor: sadece entegre değil, senkronize ve anlam katmanları ile bağlantılı bir C2 altyapısı inşa edilmeli. ABD’nin JADC2, NATO’nun FMN ve çok alanlı savaş yetenekleri, bu bütünleşik yapının öncül örnekleri olarak sunuluyor.
İnsan – Yapay Zekâ – RAS Üçgeni
Geleceğin C2 sistemi, insanlarla yapay zekâ ve otonom sistemlerin karar destek çerçevesinde bir arada çalıştığı bir yapı olacak. Ancak bu entegrasyon:
- Sadece algoritmalarla değil, güvenilirlik, açıklanabilirlik ve görev bağlamına duyarlılık gibi etik ilkelere de dayanmalı.
- Karar döngüsü içindeki “insan kontrolü” ilkesinden tamamen vazgeçilmemeli.
Hatırlatmakta fayda var ABD Yapay Zeka Görev Gücünü Kurdu ve harekat sahasında kullanmaya başladı,
Geleceğe Yönelik Bir Dönüşüm Çağrısı
Raporun nihai önerisi açık:
Komuta Kontrol, bir yetenek (capability) olarak yeniden tanımlanmalı.
Bu kapsamda:
- C2 sistemleri esnek, modüler, öğrenen ve çok aktörlü bir yapıya dönüşmeli,
- Organizasyonel sınırlar yıkılmalı ve güven inşa edilmeli,
- İleri teknoloji kadar, insan becerileri ve kurum kültürü geliştirilmelidir.
Çok katmanlı ve çok oyunculu dinamik ve bir o kadar yıkıcı bir harekat alanında komuta kontrol sorunları ve çözümleri bir o kadar karışık ve zorlu olacak.





