
Çelik Kubbe 2026’da güçleniyor: 100 yeni sistem geliyor
ASELSAN, Çelik Kubbe kapasitesini iki katına çıkarıyor. 2026’da 100’den fazla yeni sistem teslim edilecek.
Çelik Kubbe’de Kapasite İki Katına Çıkıyor
ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol, Türkiye’nin Çelik Kubbe çok katmanlı hava savunma mimarisinin 2026 itibarıyla üretim ve teslimat tarafında büyük bir sıçrama yapacağını açıkladı. Yeni yatırımların devreye alınmasıyla birlikte yıllık 100’ün üzerinde sistemin güvenlik güçlerine teslim edilmesi hedefleniyor. Akyol, mevcut kapasitenin iki katına çıkarılacağını vurgulayarak, Türkiye’nin hava savunma alanındaki bağımsızlık adımlarının kararlılıkla ilerlediğini belirtti.

Akyol, Çelik Kubbe’nin merkezinde yer alan birbiriyle entegre radar, sensör, elektronik harp ve komuta kontrol yazılımlarının tamamen milli kabiliyetlerle geliştirildiğini ifade ederek, son yıllardaki hızlı olgunlaşmanın altını çizdi.
Yapay Zekâ Destekli Hava Savunma Ağı
Akyol, Bloomberg HT’ye yaptığı açıklamada Çelik Kubbe mimarisinin, radarlar, elektro-optik sensörler, elektronik harp unsurları ve hava savunma füzelerinin tek bir ağ üzerinden yönetildiği son derece gelişmiş bir yapı olduğunu söyledi. Akyol’a göre sistemin kalbinde, yapay zekâ destekli komuta-kontrol yazılımı bulunuyor. Bu yazılım; tehdit önceliklendirmeden hedef takibine, angajman optimizasyonundan çok katmanlı koordinasyona kadar tüm süreçleri gerçek zamanlı yönetiyor.
ASELSAN’ın geliştirdiği askeri 5G tabanlı mimari sayesinde tüm unsurların yüksek hızda haberleştiğini belirten Akyol, “Bu yapı Türkiye’nin hava savunmasını çok daha çevik, dayanıklı ve ölçeklenebilir hale getiriyor” dedi.
Siper, Çelik Kubbe’nin En Üst Katmanını Oluşturuyor
Akyol, uzun menzil ve yüksek irtifa savunmasının omurgasını oluşturan Siper sisteminin Çelik Kubbe’nin kritik bir bileşeni olduğunu ifade etti. Siper’in yeni versiyonları üzerinde çalışmaların sürdüğünü belirten Akyol, geliştirilen tüm varyantların mimariye entegre edileceğini söyledi. Orta menzilde Hisar-O / Hisar-O+, alçak irtifada ise Korkut ve Gürz sistemleri görev alarak çok katmanlı yapıyı tamamlıyor.
Akyol, bu mimarinin radar ve sensör ağları, elektronik harp unsurları ile drone tehditlerine karşı lazer ve mikrodalga sistemleriyle desteklendiğini vurguladı.
100’ün Üzerinde Sistem Teslimatı Geliyor
ASELSAN’ın üretim kapasitesinin son dönemde önemli ölçüde arttığını belirten Akyol, “Geçtiğimiz dönemde 47 sistemi toplu olarak envantere teslim ettik. 2026’dan itibaren ise yıllık 100’den fazla Çelik Kubbe bileşeni teslim etmeyi hedefliyoruz” dedi.
ASELSAN’ın küresel ölçekte büyüyen sipariş portföyüne de dikkat çeken Akyol, şirketin 93 ülkeye ihracat yaptığını, 25 ülkede fiziksel varlık bulundurduğunu aktardı. Şili’de tank modernizasyonu, Endonezya’da gemi radarları, Afrika ve Orta Asya’da çeşitli elektronik harp ve komuta kontrol projeleri yürütüldüğü bilgisini paylaştı. Dünyada savunma sektöründe birikmiş iş artışı yüzde 42 iken, ASELSAN’da bu oranın yüzde 120 olduğunu vurguladı.
Kızılelma’da ASELSAN Etkisi
Akyol, Baykar tarafından geliştirilen insansız savaş uçağı Kızılelma’da ASELSAN’ın üstlendiği kritik rollere de değindi. MURAD AESA radarı, haberleşme ve veri bağı sistemleri, IFF dost-düşman tanıma modülleri ile TÜBİTAK SAGE tarafından geliştirilen füzelerin arayıcı radar başlıklarının ASELSAN imzası taşıdığını söyledi. Dünyada ilk kez düşük görünürlüklü bir insansız hava aracıyla hava-hava angajmanı ve hedef imhası yapılmasının Türkiye açısından kritik bir eşik olduğuna dikkat çekti.
Finansal Büyüme ve Yeni İşbirlikleri
Akyol, yılın ilk dokuz ayında gerçek anlamda yüzde 12,3 büyüme kaydettiklerini, dolar bazında ise büyümenin yüzde 29 seviyelerine ulaştığını belirtti. Bu oranın dünya savunma sektörü ortalamasının oldukça üzerinde olduğuna değinen Akyol, “Doğru teknoloji, doğru zamanda devrede olunca başarı kaçınılmaz oluyor” dedi. Ayrıca geçtiğimiz ay Çekya ile yeni bir ortaklık anlaşmasına imza attıklarını duyurdu.





